The Muslims Internet Directory
Kamer Sûresi
Home ↓
Directory ↓
Quran ↓
Hadith ↓
Virtual Library ↓
Discover Islam ↓
Gallery ↓
Webmasters ↓
Dictionary ↓
Downloads ↓
Kids/Games ↓
Login/Register ↓
Quran Tools
Quran Books
Quran Translations
Search
Downloads
Index
More Links
Muslims Internet Directory
The Quran
The Hadith
2Muslims.com
The Internet
Our Network
Islamic Library
Help/FAQ
Help?
2Muslims Services
Feature Your Site
Submit Your Site
Islamic IE Toolbar
Interactive Games
Free Guestbook
Islamic Internet Gadgets
Islamic Quizzes
Islamic CGI Scripts
Zakat Calculator
Send a Postcard
Islamic Date Converter
DAWA Tools
FAQ About Islam
Hijab
Why do muslim females wear Hijab (Head cover)?
Faith
Culture
Fear
Other
Results
Other Polls
Home
:
Quran Translations
:
Turkish
: Turkish Translation: Kamer Sûresi
--Select language--
Albanian
Arabic
Azerbaijani
Bengali
Bosnian
Brazilian
Burmese
Dutch
English_Abdullah_Yusuufali
English_Hasan_Qaribullah
English_Muhammad_Pickthall
Farsi
Finish
French
German
Hausa
Hindi
Hindi
Indonesian
Italian
Japanese
Korean
Latin
Malaysian
Melayu
Meranao
Mexican
Pashto
Persian
Poland
Portuguese
Russian
Spanish
Swahili
Tamil
Thai
Transliteration
Turkish
Urdu
Advance search options
[54.1] Kıyamet yaklaştı ve ay yarıldı.
[54.2] Onlar bir mucize görürlerse hemen yüz çevirirler ve: Eskiden beri devam edegelen birbüyüdür, derler.
[54.3] Yalanladılar ve kendi heveslerine uydular. Halbukiher işin ulaşacağı yeri vardır.
[54.4] Andolsun onlara, kötülükten önleyecek nice önemlihaberler gelmiştir.
[54.5] Bu büyük bir hikmettir. Fakat (yüz çevirene)uyarılar ne fayda verir!
[54.6] Çağıranın görülmemiş bir şeye çağırdığı gün, sen deonlardan yüz çevir.
[54.7] Sanki etrafa yayılmış çekirge sürüsü gibi bakışlarıperişan (utançtan yere bakar) bir halde kabirlerdençıkarlar.
[54.8]Dâvetçiye koşarlarken o esnada kâfirler: Bu, çokçetin bir gündür! derler.
[54.9] Onlardan önce Nuh'un kavmi de yalanladı, hem dekulumuzun yalancı olduğunda ısrar ederek: O, delirdi,dediler. Ve (Nuh, davetten vazgeçmeye) zorlandı.
[54.10] Bunun üzerine, Rabbine: Ben yenik düştüm, banayardım et! diyerek yalvardı.
[54.11] Biz de derhal nehir gibi devamlı akan bir su ilegöğün kapılarını açtık.
[54.12] Yeryüzünde kaynaklar fışkırttık. (Her iki) su,takdir edilmiş bir işin olması için birleşmişti.
[54.13] Nuh'u da tahtalardan yapılmış, çivilerle çakılmış gemiye bindirdik.
[54.14] İnkâr edilmiş olana (Nuh'a) bir mükâfat olmak üzere gemi, gözlerimizin önünde akıp gidiyordu.
[54.15] Andolsun ki onu bir ibret olarak bıraktık, ibretalan yok mudur?
[54.16] Benim azabım ve uyarılarım nasılmış!
[54.17] Andolsun biz Kur'an'ı öğüt alınsın diyekolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?
[54.18] Ad kavmi (Peygamberleri Hûd'u) yalanladı da azabım ve tehdidim nasılmış (gördüler).
[54.19] Biz onların üstüne, uğursuzluğu devamlı bir gündedondurucu bir rüzgâr gönderdik.
[54.20] O rüzgâr, insanları, sökülmüş hurma kütüklerigibi yere seriyordu.
[54.21] Nasılmış benim azabım ve uyarılarım!
[54.22] Andolsun biz Kur'an'ı düşünüp öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mu?
[54.23] Semûd kavmi de uyarıcıları yalanladı.
[54.24] "Aramızdan bir beşere mi uyacağız? O takdirde bizapaçık bir sapıklık ve çılgınlık etmiş oluruz"dediler.
[54.25] "Vahiy, aramızda ona mı verildi? Hayır o, yalancı ve şımarığın biridir" (dediler.)
[54.26] Yarın onlar, yalancı ve şımarığın kim olduğunubileceklerdir.
[54.27] Gerçekten onları imtihan etmek için dişi deveyigönderen biziz. Sen onları gözetle ve sabret.
[54.28] Onlara, suyun aralarında paylaştırıldığını haberver. Her biri kendi içme sırasında gelsin.
[54.29] Arkadaşlarını çağırdılar, o da (bundan cür'etalarak) kılıcını kaptı ve deveyi kesti.
[54.30] (Bu azgınlara) azabım ve uyarılarım nasıl oldu!
[54.31] Biz onların üzerlerine korkunç bir ses gönderdik.Hemen hayvan ağılına konan kuru ot gibi oluverdiler.
[54.32] Andolsun biz Kur'an'ı, anlaşılıp öğüt alınması için kolaylaştırdık. O halde düşünüp öğütalan yok mu?
[54.33] Lût'un kavmi de uyarıcı peygamberleri yalanladı.
[54.34] Biz de üstlerine taş (yağdıran bir fırtına)gönderdik. Ancak Lût ailesini seher vakti kurtardık.
[54.35]Katımızdan bir nimet olarak. Biz şükredeni işteböyle mükâfatlandırırız.
[54.36] Andolsun ki, Lût onları bizim şiddetli azabımızlauyardı. Fakat onlar bu tehditleri kuşkuylakarşıladılar.
[54.37] Onlar Lût'un misafirlerine karşı kötülük yapmayıplanlamışlardı. Hemen biz onların gözlerini silme körettik. "Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik).
[54.38] Bir sabah kendilerine, yakalarını bir dahabırakmayacak olan bir azap gelip çattı.
[54.39] İşte azabımı ve uyanlarımı tadın! (denildi).
[54.40] Andolsun biz Kur'an'ı, öğüt almak için kolaylaştırdık. O halde düşünüp ibret alan yok mu?
[54.41] Şüphesiz Firavun'un kavmine de uyarıcılargelmişti.
[54.42] Lâkin onlar bütün âyetlerimizi yalanladılar. Bizde onları güç ve kudretimize lâyık bir şekildeyakaladık.
[54.43] Şimdi sizin kâfirleriniz, onlardan daha mıiyidirler? Yoksa kitaplarda sizin için bir berât mıvar?
[54.4] Yoksa "Biz, intikam almağa gücü yeten bir topluluğuz" mu diyorlar?
[54.45] O topluluk yakında bozulacak ve onlar arkalarını dönüp kaçacaklardır.
[54.46] Bilakis kıyamet onlara vâdedilen asıl saattir ve o saat daha belâlı ve daha acıdır.
[54.47] Şüphesiz suçlular sapıklık ve çılgınlıkiçindedirler.
[54.48] O gün yüzüstü ateşe sürüklendiklerinde "Cehennemin elemini tadın!" denir.
[54.49] Biz, her şeyi bir ölçüye göre yarattık.
[54.50] Bizim buyruğumuz, bir anlık bakış gibi, bir teksözden başka bir şey değildir.
[54.51] Andolsun biz, sizin benzerlerinizi hep helâkettik. Düşünüp ibret alan yok mu?
[54.52] Yaptıkları her şey kitaplarda (amel defterlerinde) mevcuttur.
[54.53] Küçük büyük her şey satır satır yazılmıştır.
[54.54] Takvâ sahipleri cennetlerde ve ırmaklarınkenarlarındadır.
[54.55] Güçlü ve Yüce Allah'ın huzurunda hakmeclisindedirler.
Bookmark Us
-
Set as Home
-
Terms Of Use
Other Sites
:
Know The Prophet campaign
-
Discover Islam
-
Links SQL Plugins
Copyright 2003-2013
Islamic Education & Services Institute
: Murfreesboro, TN